Antalya’da yaşayan anne B.T. kızının ve arkadaşının Yeşilyurt Aile Sağlığı Merkezi yanındaki damacana içinde buldukları iğneleri takılı enjektörlerle doktorculuk oynamalarının HIV virüsü ile sonuçlanabileceğini iddia etti
Antalya’da yaşayan anne B.T. 7 yaşındaki çocuğu C.D.Ç’yi çalışıyor olması sebebiyle arkadaşının evine bıraktığını, kızının ve arkadaşlarının evin bitişiğindeki Yeşilyurt Aile Sağlığı Merkezi’nin yanında, içerisinde ampül ve enjektör dolu damacanayı bularak 2 arkadaşı ile doktorculuk oynadıklarını ve birbirlerinin kollarına iğne batırdığını iddia ederek, “Doktorlar HIV virüsünden şüphelendi. Bu işin peşini bırakmayacağım” diye konuştu.
Enjektör dolu damacana
Çocuğunu Yeşilyurt Mahallesi’nde oturan aile dostunun yanına bıraktığını anlatan anne B.T. yaşanılan olayla ilgili, “Arkadaşım aynı gün saat 18:00’de beni telefonla arayarak evlerinin bina bahçesine bitişik olan Yeşilyurt Aile Sağlığı Merkezi’nin yanında kızımın ve 5 yaşındaki arkadaşının oyun oynadığı sırada ek binanın dışında 20 litrelik damacana içinde ve ayrıca yerde atıl vaziyette iğneleri takılı enjektörleri bularak doktorculuk oynadıklarını söyledi. Çocukları Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne götürdüğünü söyledi. Hastanede gördüklerim beni şoke etti” dedi.
Şikayetçi oldum
Hastaneye gittiğinde çocukların kollarına pansuman yapıldığını anlatan anne B.T. “Benim kızımın parmağından ve kolundan enjektör iğnesi ile yaralandığını gördüm. Konu ile ilgili 184 Sağlık Bakanlığı İletişim Merkezi (SABİM)’i arayarak yetkililere bu ihmalkârlığı anlattım. Sonra hastaneden çıkınca çocukların yaralandığı sağlık ocağı ek binasına giderek orada damacana içinde birçok kullanılmış iğne ampulü ve enjektörleri gözümle görerek bunları fotoğrafladım. Daha sonrasında konu ile ilgili polisler beni telefonla aradılar. Olay yerini tarif ettim. Bu sırada ek binanın sorumlularının ismini öğrendim. Yetkililer enjektör ve ampul dolu damacanaları bina içine sokmaya çalışırken ben engel oldum ve polise bilgi verdim, ‘Damacanalara dokunmayın’ dedim. Ve polisler geldi. Gerekli tutanakları hazırlayarak konu ile ilgili halkın güvenliğini tehlikeye düşürücü şekilde bina dışında belirttiğim kullanılmış enjektör ve ampulleri bırakarak kızımın yaralanmasına sebebiyet veren Yeşilyurt Aile Sağlığı Merkezi sorumlularından dava ve şikayetçi oldum" şeklinde yaşanılan olayı anlattı.
HIV virüsü şüphesi
Ertesi gün Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin intaniye servisinde kızının tahlil sonuçlarına göre küçük yaşlarda vurulduğu Hepatit B aşısının bağışıklık sisteminin düşük olduğunu öğrendiğini anlatan anne B.T., “Hastanede HIV virüsünden şüphelendiler. Dışarıdan bir müdahale varsa çocuklar HIV virüsü kapmış olabilir denildi. Yani, o damacanaya orada hasta bir insan kendi yaptığı şırıngayı atmış olabilir mi şüphesine düştü doktorlar. Eğitim ve Araştırma Hastanesi enfeksiyon bölümündeki doktorumuz HIV virüsü ile alakalı koruyucu bir tedavi önerdi. İlacın yan etkisinden dolayı ben bu ilacı reddettim. Üç ve altı hafta sonra tekrardan tahlillerimiz yapılacak, tedirgin bekleyişimiz devam ediyor. Manevi ve psikolojik yönden çocuğumda ben de çökmüş durumdayız. Yıprandık. Sağlık ocağı yetkilileri bir kez olsun telefonla aramadılar” diyerek gözyaşlarını tutamadı.
Hesabını kim verecek?
Tıbbi atıkların aile sağlığı merkezi önüne konulmaması gerektiğini hatırlatan anne B.T, “Sağlık ocağının atıkları koyacağı kilitli bir konteyneri olması lazım. BİMER’e başvuru yaptım. BİMER Antalya Valiliği’ne başvuru yapmış. Karakolda ifademi verdim, adli vaka olarak girişi yapıldı. Ben bir anne olarak bunun arkasındayım. Çocuğumun durumu üç ay sonra belli olacak. Çocuğumda bir hastalık çıkarsa bunun hesabını kim verecek? Sorumluların bir an önce cezalandırılmasını istiyorum. Her türlü hakkımı arayacağım” şeklinde konuştu.
Esra ALTUNKES