Antalya’da silahlı suç örgütü lideri olduğu iddiasıyla hakkında 42 suçlamadan dava açılan İbrahim Hakkı Pervane mahkemedeki savunmasında, örgüt lideri değil hacı olduğunu söyledi
Antalya'da geçen 2 Aralık'ta elebaşılığını İbrahim Hakkı Pervane'nin yaptığı öne sürülen suç örgütüne yönelik operasyon yapıldı. Antalya merkezli, Isparta ve Diyarbakır'daki adreslere yapılan eş zamanlı operasyonda 67 kişi gözaltına alındı. Silahlı suç örgütünün emlak, oto alım- satım adı altında tefecilik suçunu işlediği, borcunu zamanında ödeyemeyenlerin mal varlıklarının ise baskı ve tehdit kullanmak suretiyle nitelikli yağma yoluyla ellerinden aldığı, suç örgütü aleyhine ifade verenlere de baskı yapıldığı iddia edildi. 26'sı tutuklu 67 sanıklı, 30 müştekisi olan silahlı suç örgütü davası, Antalya 5'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülmeye başlandı. Davanın ilk duruşmasında, hakkında 42 suçtan dava açılan tutuklu sanık İbrahim Hakkı Pervane savunmasını yaptı. Halil İbrahim Pervane, silahlı suç örgütü kurup yönetmediğini savundu.
Ciddi bir işadamıyım
Kendisinin örgüt lideri değil hacı olduğunu kaydeden Pervane şunları söyledi: "Bana Antalya'da 'hacı' derler. Bunu lakap olarak söylemiyorlar. Ben gerçekten genç yaşında hac farizasını yerine getirdim. 2004 yılında komşumla tartıştım. Örgüt suçlamasıyla yargılanıp 1 yıl tutuklu kaldım ve beraat ettim. 2007'de yine örgüt suçundan beni içeriye aldılar. 1.5 yıl tutuklu kaldım, beraat ettim. 2012'de yine hakkımda soruşturma açıldı. Ardından takipsizlik kararı verildi. Şimdi de bu davada silahlı suç örgütü kurup yönetmekle yargılanıyorum. Ben örgüt lideri değilim." Kendisini yatırımcı olarak nitelendiren Pervane, emlak ve oto alım satımı yaptığını, turistik gezi tekneleri bulunduğunu söyledi. Kaleiçi Yat Limanı'ndaki yatının 2 kez kundaklandığını ileri süren Pervane, kendisinin ve kardeşinin evinin soyulduğunu, evine tabanca mermisi bırakılıp tehdit edildiğini iddia etti. Kendisinin aynı zamanda bir kısım polis memurları tarafından da hedef gösterildiğini iddia eden Pervane, hazırlık soruşturmasında da, şikayetçi olduğu polislere ifade vermek istemediği için susma hakkını kullandığını açıkladı. Kendisinin silahı olmadığını, hatta ruhsatlı tabanca almak için emniyete başvurduğunu anlatan Pervane, "Ben ciddi bir işadamıyım. Benim aylık 100 bin TL civarında kazancım var. 3- 5 bin liraya tenezzül ederek insanları dolandırmam, korkutmam söz konusu değildir" dedi.
Suçlamaları kabul etmedi
İddianamede geçen yağma suçlarını kabul etmediğini belirten Pervane, dosyada 1 numaralı olay olarak geçen işadamı İbrahim T.'nin yapı malzemeleri deposundaki 4 milyon liralık malı yağmalayıp, burada çalışan kadınları işyerine kapatıp tehdit edip hürriyetini kısıtladığına dair suçlamaların da asılsız olduğunu savundu. Bir otomobil satışından dolayı 200 bin lira alacaklı olduğunu iddia ettiği İbrahim T.'den 680 bin liralık çek alıp, beyaz eşyalarını ve yapı malzeme deposundaki 4 milyon liralık malını yağmaladığı ileri sürülen Pervane şöyle konuştu; "Mallarını yağmalamakla suçlandığım İbrahim T. İflas etmiş bir işadamıydı. Piyasaya 20 milyon liranın üzerinde borcu vardı. Alacaklılardan mal kaçırmak için dükkanındaki beyaz eşyaları spotçulara satmıştı. Bana 200 bin lira borcu vardı. Bu borçlar karşılığında bu beyaz eşyaları vermeyi önerdi. Ben almayınca spotçulara satmış. Beni bu mallarını yağmalamakla suçluyor.” Duruşma ileri bir tarihe ertelendi.